24 Ekim 2013

''Konsolosluk''

   Sonunda vakit bulup gidebildiğim konsolosluklardan , gayet memnun ve mutlu bir şekilde ayrıldım.Bileti her şeyden evvel alıp sonra ''eee şimdi nolucak hadi bakalımmm'' şeklinde geçen günlerin sonunda büyük bir rahatlama mevcut şuan .

  Öncelikle bir Istanbul'lu olarak hep iğrenerek baktığım , boğazın dibindeki dökme demir yığınına doğru giderken içimde hafif bir tereddüt vardı.

SÜZER PLAZA.
Ne vakit vapura binsem ''yahu hangi akıl bunu buraya yapar ve hangi akılda buna izin verir'' diye düşünürdüm.Hala da aynı şekilde düşünüyorum bu konuda bir değişim olmadı düşüncelerimde.Fakat içeri girdikten sonra kapıdaki güvenlikten,danışmadaki sekreter arkadaşlara kadar herkes inanılmaz güleryüzlü ve yardımcı oldular.
Önyargım elbette sadece bina içindi fakat dediğim gibi kasıntı bir durum bekliyordum içerde de. Ama öyle olmadı.

İlk olarak belirteyim,Brezilya Konsolosluğu ilk danışmayı geçtikten sonra koridorda ilerleyip asansörle çıkacağınız ,4.katta ufak bir ofis şeklinde.

Bazı konsolosluklarda Türkçe bilen oluyor fakat burada sadece Portekizce ve İngilizce yardımcı olabiliyorlar.Benimle ilgilenen beyfendinin ismi Carlos'tu.Beklediğimin aksine gayet net ve tane tane bir ingilizce ile tüm sorularıma cevap verdi.Güleryüzlü ve eğlenceli insanlar ve mümkün olduğunca ilgileniyorlar.
Carlos'tan öğrendiklerim kadarıyla ;
*90 gün vizesiz ve genel olarak sınırda hiç bir problem çıkmadan Brezilya'yı gezebiliyoruz.
*Öğrenci ya da çalışan , ya da benim gibi işi bırakıp gidecek olanlar için 'NOLUYO NİYE GELDİN!'' tarzında Almanya'nın vb.Avrupa ülkerinin yaptığı gibi sorgu sual yok.
*Oldu da 90 günü uzatmak istedik , o zaman kalacağımız yerdeki federal polislere gidip böyle bir durumumuz olduğunu ve kalacağımızı söylüyoruz ve bize bir 90 gün daha verebiliyorlar.
*Carlos'un dediğine göre aşı yaptırma konusu kişinin kendi tercihine kalmış bir durum.Afrika'da ki kadar ölümcül hastalıklar yaygın değil ama içimiz rahat etsin diye sıtma ve sarı humma yaptırabilirmişiz.
*Diyelim ki 90 günün 70 günü Brezilya'da kaldık ve sonra Arjantin'e geçtik.Yeniden Brezilyaya dönmek istediğimizde 90-70=20 şeklinde vizesiz kalan günümüzü hesaplıyorlarmış.Yani olurda rotanın sonunda Brezilya'ya yeniden giriş yapacaksanız en mantıklı ve düzgün yöntem süreyi muhakkak federallerle konuşup uzatmak olacaktır.
*Daha fazla sorulcak bir şeyde yokmuş,gidip deliler gibi eğlenmeli ve süper bir tatil geçirmeliymişim.Her hangi bir sıkıntı yaşamazmışım =))
  Evet buradan Carlos'a ve kapıdaki kibar görevli arkadaşa sevgilerimi gönderiyorum,içimi rahatlattınız.

Taaa buralara kadar gelmişken gene aynı binada mevcut Arjantin Başkonsolosluğuna'da uğramak istedim.En çok merak ettiğim ve bence bir çok insanında merak ettiği,ülkeler arası geçişlerde neler oluyor,vize ne kadar hesaplanıyor vb. sorularımı sormak için danışmadaki sekreter aracılığıyla yukardaki ofisi aradık.16.kat olduğu için isterseniz çıkmayın bir telefonla görüşün öyle bakarsınız dediler,dedim süpersiniz aynen bunu yapalım.


Telefondaki beyfendi bir 15 dakika sonra yanınıza geleceğim ,gitmeyin yüzyüze konuşalım daha iyi olur sizin için dedi.Yahu dedim noluyor bu kadar tatlı ve işini düzgün yapan,insana değer veren insanlar aynı binada toplanmışlar sanki.Herkes kibar ,güleryüzlü,samimi.


Çağlar bey,yani Arjantin Konsolosluğundan telefonla görüştüğüm beyfendiyle Arjantin'e dair her şeyi konuştuk.


*Öncelikle Arjantin'de aynı şekilde Türk vatandaşlarına 90 gün vizesiz giriş hakkı tanıyor.Ve aynı şekilde burada da eğer süreyi uzatmak isterseniz federal polise gidip 180 güne kadar çıkarabiliyorsunuz .

*En önemlisi ve en merak ettiğimde Brezilya'dan Arjantin'e ya da Arjantin'den Peru'ya geçişlerde vizeye ne olduğuydu? Güzel haberse ; sürekli bir 90 gün başlıyor.Yani vize sıfırlanıyor yeni gideceğiniz ülke için.İşte bu zaten senelik yapılacak bir yolculuk için ve orada gönüllü ve bir kaç ay çalışabilme durumları için süper bir imkan yaratıyor.
*Arjantin'in yaklaşık son 10 yıllık döneminden de bildiğiniz üzere ekonomik açıdan durumları kötü.Çağlar bey'e göre eğer orada yerleşik bir düzen kurmaktan yanaysam önce kesin ve net bir iş için adım atmalı ve hiç bir şeysiz orada kendimi harap etmemeliyim.Elbette düşüncesine saygı duyuyorum,bir çok arkadaşından ve orada yaşayanlardan duyduğu edindiği deneyimlerle bunları benle paylaştı.
* İspanyolca öğrenme konusunda hızlı olmalıymışım çünkü Arjantin'de Brezilya kadar ingilizce hakim değilmiş.Çok fazla konuşulmuyormuş. ( iyi ki sözlükleri almışım.)
*Aşılar konusunda onunda yorumu Carlos'la aynıydı.Eğer istersem yaptırabilirmişim ama çokta gerekli değilmiş.
(Bu konuyuda önümüzdeki günlerde detaylı olarak yazacağım.)
*Son olarak banka kartları ve atm durumlarını sordum.Her yerde para birimleri değişiyor sürekli ve en fazla kullanılan banka ''citibank'' olduğu söyleniyor.Bu konuda pek bir bilgi sahibi değildi ama araştırıp mail olarak bu konuda da bana yardımcı olabileceğini söyledi.

Çağlar Bey'e de sevgilerimi ve teşekkürlerimi gönderiyorum.


Bugün karşılaştığım herkes çok kibar ve güzel insanlardı.

Bu yolculuğa karar verdiğim dönemde Güney Amerika'yı yalnız gezen gezgin bir kızın tuttuğu günlüğe rastlamıştım.Günlüğün en sonunda onun yorumu şuydu : 

''It’s too dangerous out here for a woman on her own!” was a common refrain. I felt completely the opposite. I often received unsolicited help, ranging from directions to offers of meals, homestays, and even the occasional matchmaking attempt. South Americans proved to be some of the friendliest, warmest, and inviting hosts in the world.''




Yani Türkçe mealiyle özetlersek herkes ona tek başına oralarda olmanın çok tehlikeli olacağını söylemiş fakat o gittiği her yerde yardım alabilmiş her konuda ve ona göre Güney Amerikalılar gayet arkadaş canlısı,sıcak ve misafirperver insanlarmış.

Henüz ayak basmadığım bu Latin toprakları ve insanları hakkında benimde içimden geçen ve hissettiğim duygu tam olarak bu oldu bugün.Umarım bu bilgiler google da bir çok insana ışık tutabilir çünkü ben araştırırken epey bilgi kirliliği mevcuttu ve her kafadan bir ses çıktığı için insan vize vb.şeyler konusunda dehşete düşebiliyor.En güzeli bizzat gidip yerinden öğrenmek ki sanırım bu macera dolu yolculuğun asıl sebeplerinden biride bu : Yerinde öğrenmek,görmek,deneyimlemek.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder